Bologna Gezi Notları – İtlaya’nın Bilgili, Şişman, Kırmızı Şehri

İtalya'nın Emila-Romagno bölgesinde kalan Bologna, Floransa ve Venedik'e yakınlığı ve havalimanı olması sebebiyle İtalya ziyaretlerinizde mutlaka yolunuzun düşeceği bir şehir. Havalimanı sebebiyle özellikle Floransa ve çevresini ziyaret edecek iseniz yolunuz burdan geçecektir. 1 gününüzü Bologna'yı gezmeye ayırın.

İtalya’nın mistik ve gizemli şehirlerinden Bologna, Anadolu topraklarındaki mimari yapıya benzeyen dini yapıları, birbirine açılan avluları, kubbeleri ve revakları ile bildiğim tanımları bilmediğim bir şehirde tecrübe etmemi sağladı. Şehrin bir yüzü duvar desenleri, motifler ile mistik bir havaya sahipken diğer yüzü kalabalık ve eğlenceli. Şehri 1.5 gün de yürüyerek gezebilirsiniz. Bazı şehirleri yaşamak için gecesini de görmek lazım, bir gece kalmanızı tavsiye ederim. Gün batarken, kızıl taşlara vuran yumuşak gün ışığı, dar sokaklar ve revakların arasından sızarak ortamı değiştiriyor. Gün batımında sokakları dolduran neşeli kalabalıklar, hava karardıkça yaklaşan yemek saati ile restoranları doldururken sokaklar sessizleşmeye başlıyor. İtalyanlar büyük masalarda bir araya gelerek, akşam yemeğinde buluşuyorlar. Sıcak ve samimi bu şehri keşfetmeye Piazza Maggiore den başlayabilirsiniz. 

Şehrin Simgeleri

1. La Dotta (Bilgili)

Şehrin dinamik ve genç ruhunun kaynağı şehirdeki Bologna Universitesi, 1088 yılından beri eğitim vermektedir. Diğer şehirlerden okumaya gelen öğrencilerin nüfusu artırması ile şehir bilgili Bologna olarak anılmaya başlamış.

2. La Grassa (Şişman)

Yemek kültürünün zenginliği ve çevre yerleşimlerde üretilen peynir, balsamik ve tortellini (taze makarnaları) ile şehir şişman Bologna olarak bilinmektedir. Özellikle Bologna'ya yakın Pharma da üretilen parmesanlar, bölgeye özgü mortodella ve zengin şarküteri kültürü şehrin mutfağını özel yapıyor. Mutfağı yakından tanımak ve yerel yerleri ziyaret etmek isterseniz, yemek turlarına katılabilirsiniz. 

3. La Rossa (Kırmızı)

Son olarak şehirde gözünüze en çok çarpan renk kırmızı:) Böyle olunca şehrin simgesi haline gelen kırmızı renk ile kırmızı Bologna olarak anılmaktadır. Şehrin nekadar kırmızı olduğunu kulelere çıktıgınızda farkedeceksiniz. Sarı boyalı binalar, kırmızıya çalan tuğlalarla yapılmış Orta çağdan kalma evleri, dar sokakları şehre sıcacık hava katan kırmızı çatıları ile insanı kendine çeken bir şehir.

Portico (Revak)

Revak, sütunlu giriş anlamında kullanılmakla beraber cami avluların da çok karşılaştığımız bir mimari. Orta Çağ döneminde yaşam alanlarını genişletmek amacıyla ahşaptan yapılan bu yapılar, şehirde gölgeden ve ıslanmadan gitmenize imkan sağlıyor. Ayrıca, araçların kaldırıma park etmesini de engelliyor. 

Şehrin en uzun porticosu, Sanctuary of the Madonna of San Luca Bazilika sına giden yol üzerindeki 3.8 km lik porticodur.

Havalimanından Şehre Ulaşım

Bologna havalimanı, Toskana bölgesinin önemli havalimanlarındandır. Floransa ve çevresine ulaşmak istiyorsanız, mutlaka Bologna Havalimanına inmeniz gerekiyor. Havalimanından Aerobus otobüsleri ile şehir merkezine ulaşabilirsiniz. Biletinizi havalimanındaki turist info dan ya da otobüs şoföründen 6 euro ya alabilirsiniz. Son durak Bologna Centrale tren istasyonu olup, yol üzerindeki duraklarda da inebilirsiniz.

Turist info dan aldığım harita ile şehri keşfetmeye başlıyorum, yürüyerek keşfetmenin keyifli ve kolay olduğu şehirlerden biri. Kiliseler, portico lar ve İtalyan mimarisinin büyüleyiciliği ile güzel bir şehir turu sizi bekliyor.

Bologna Gezilecek Yerler

1. Piazza Maggiore

Fontana del Nettuno (Fauntain of Neptune), Plazzo D’Accursio (City’s Town Hall) ve Basilica of San Petronio ile çevrelenen kocaman bir meydan. Her daim bir etkinliğe ev sahipliği yapan meydan, adeta şehrin buluşma ve sosyalleşme noktası. Basilica of San Petronio merdivenlerinde oturup, şehrin gürültülü halini dalıp, Plazzo D’Accursio arkasından yükselen zayıf güneş ışıklarıyla gün batımını izleyebilirsiniz. Dönüp dolaşıp bu meydanın çevresine çıktığınızda, ne kadar küçük bir şehir olduğunu anlayacaksınız. 

Plazzo D’Accursio (City’s Town Hall), meydandaki kırmızı binada, şehrin yerel sergileri yer almaktadır. Ücretsiz olarak, gezebilirsiniz. Binanın merdivenleri, ana salon yer alan tavan boyamaları ile oldukça ilgi çekici bir yer. Şehrin anasayfasından ücretsiz rehber indirebilirsiniz. Pazartesi ve Cuma kapalı, diğer günler 10:00 – 22:00 arası açıktır.

Meydandan ayrılmadan, şehrin gizemli köşelerinden birinde ufak bir oyun oynamaya ne dersiniz? Voltone del Podesta revağının bir köşesinden seslendiğinizde, diğer köşeden meydandaki kalabalığa rağmen kimse duymadan sadece arkadaşınız sizi duyabilir;) İnanmadınız mı?

Via Massimo D’Azeglio, kilisenin yanından girdiğinizde karşınıza çıkan dondurma dükkanları ve ufak butikleri ile sempatik bir sokak.

Basilica of San Petronio, İtalyan bir yazarın sabanla sürülen bir tarlaya benzettiği kabaca yapılan tepe bölümü ile Avrupa’nın en büyük 6. kilisesi olma ünvanını taşıyor. Yapımı aşamasında Dünya’nın en büyük kilisesi olması hedeflense de bu başarılamamış. İçeriden geçen 67 m uzunluğundaki metal meridyen hattı üzerinde burçlarınızı bulabilirsiniz. Giriş ücretsiz olup, Şapel Magi ziyareti 3 euro, Panoramik teras a çıkışta 3 eurodur. 

Archiginnasio and Teatro Anatomico, Bologna Üniversite'sinin temel yerleşkesi olarak bilinen tiyatro binasını 3 euro karşılığında gezebilirsiniz. Bahçeyi çevreleyen Portico lardaki desenleri mutlaka görün.


2. Basilica di San Domenico

Revakların altında ilerken, duvarların, tavanların resim ve fresklerle dolu olduğunu göreceksiniz. Basilica of San Petronio arka caddesi boyunca ilerleyip sola dönünce, şehrin ünlü alış-veriş merkezi Galleria Cavour karşınıza çıkacak. Buradan karşıya geçtiğinizde Piazza Cavour dan ilerleyerek Piazza San Domenico’da yer alan Basilica di San Domenico ya ulaşabilirsiniz. Kocaman meydanı ve meydandaki mezar anıtları ile farklı bir atmosferi var. Sakin bu meydanda mola verebilirsiniz. Bahçesinde sütunlar üzerinde bulunan mezarlar daha önce görmediğim bir mimari ile şehirle içeiçe geçmiş. Mezarların altında ise devam eden hayatlar. Kilise bahçesine eski bir araba geliyor ve gelin-damat çekimi yapılıyor. Kilise duvarına vuran sarı ışıkta, nostaljik bir sahne beliriyor.

3. Quadrilatero District 

Şehrin en sevdiğim, kalabalık ve eğlencenin merkezi olan bu bölgeye Aperotivo saatlerinde mutlaka uğrayın. Şarküteriler, restoranların kalabalığı ile sokağa taşan insanlar, birbirinden güzel İtalyan lezzetleri eşliğinde devam eden sohbetlerin adresi. İş çıkışı akşamüzeri arkadaşlarımla buluştuğumu, beraber bir iki kadeh bir şeyler içerek, güneşi batırdığımızı düşünüyorum. Birbirine komşu, paralel Via Clavature ve Via Pescherie Vecchie sokaklar şehrin yerel tatları ile sizi tanıştırırken, alış-veriş imkanı da sunuyor. Taze meyve ve gıda alışverişini bu sokaklardan yapabilirsiniz. Akşam yemeği öncesi her yer aperatif hizmeti vermeye başlayınca, sokak kalabalıktan yürünmüyor. Ayrıca her iki sokak revaklarlarla, Piazza Maggiore ile buluşuyor. Şehir küçük demiştim.

Via Clavature, üzerindeki Santuaria di Santa maria della Vita kadedraline mutlaka uğrayın. Duvardaki resimler ve kubbenin altında dairenin içindeki köşelere yerleştirilen heykeller oldukça etkileyici. Bu sokakta çok güzel şarküteriler ve cafeler var. Dışarıdan bakınca avize dükkanını andıran “Rosa Rose” şehrin turistik mekanlarından biri.

Via Pescherie Vecchie, çeşit çeşir peynirleri, şarküteri ve yerel pazarları ile eve boş dönmemizi fısıldıyor. Gurme lezzetler arıyorsanız, rotanızı buraya çevirin. Tortellini, mortadella, peynir, salam çeşitleri bölgeyi temsil eden lezzetlerin çeşitliliğini sunuyor. Sicilya bölgesinin ünlü tatlısı cannoli pastahane camlarını süslüyor.

4. Basilica and Sanctuary of Santo Stefano

Ufacık şehirde gezilecek çok fazla dini mekan bulunurken, hepsinin birbirinden farklı mimarisi ve dokusu var. Tek bir kilise gibi görünen ancak 7 farklı kiliseden geriye kalan iç içe geçmiş 4 adet kiliseden oluşuyor. Kubbeli yapıları ve sarnıçları ile bizim hamam ve cami mimarisine çok benzettiğim bu kilise, mozaik ve taşlarla süslü duvarları ile beni içine çekti. Yuvarlak bir alanda bizim mimber benzeri yapı, mermer sütunlarla çevrilerek, farklı inançların aynı etkide kalarak dini yapılarını tasarlamasına çok şaşırdım. Dünya’nın farklı bir köşesinde, tanıdık yapılarla yabancılık hissetmedim. Duvar ve yerlerdeki taş oymacılığı, desenler, detaylar çok etkileyiciydi. Avluya çıktığınızda revaklar altında gezip etrafı izlerken, her bir noktadaki detayı kaçırmamak için ağır hareketlerle her yeri inceledim. Şehrin en ilgi çekici kilisesiydi. 

Piazza Stefano, kiliseye açgın bu meydan üçgen yapısı ile kiliseye doğru özel ve gizli bir köşe yaratıyor. Geniş meydanı çevreleyen binaların revakları altında sokağa yayılan masalar, mola veren insanlarla meydanı yaşatıyor. Via Santo Stefano üzerinde hafta sonu ikinci el eşyalar satılıyor.

Cortle Isolani gizli geçidi, girişte restoranmış gibi görünse de aslında sizi arka sokağa çıkartan gizli bir geçit. Bu şehir sürprizlerle dolu. Birbirine bahçelerle bağlanan evlerin, dükkanların arasından geçerek, bazen merdiven inip-çıkarak arka sokağa ulaşıyorsunuz. Strada Magiore geniş sokak yapısı ile sakin bir yer. Yolun başında görmeyi heyecanla beklediğim ikiz kuleler görünüyor. 

5. Le due Torri: Garisende e degli Asinelli / Asinelli ve Garisende (The Two Towers)

Şehri simgeleyen, Pisa dan sonra en yamuk kuleleri görüceksiniz. Zeminden itibaren yamuk şekilde yükselen kuleler, sanki birkaç yıla bir tarafa devrilecekmiş gibi. İtalyan mimarisinin yamuk anlayışını yansıtıyorlar. Ama neden yamuk yapar insan dimi? Ortaçağdan kalan bu kuleler, şehri koruyan gözleyen tarihi yapısı ile kalelerden kalan izler taşıyor. Asinelli ikizine göre daha gösterişli ve uzun. Ayrıca Italya’nın en yüksek eğimli kulesi. Altında bir dükkan yer almakta ve kuleye tırmanarak şehrin kırmızı çatılarını izleyebilirsiniz. Emeksiz yemek olmaz, bacaklara kuvvet, merdivenler çıkılıyor. Çıkış 5 Euro. Garisende, diğerinden daha da eğimli yapısı ile gökyüzüne ikizine doğru yükseliyor (48 m). Dante’nin İlahi Komedisinde bahsedilen kule, şehirde ayakta durabilen 17 kuleden biri. O kadar şehrin etrafında dolaştık çok yol geldik diye düşünmeyin, hala Piazza Maggiore ye çok yakınsınız

Galeteria Gianni, hemen köşede insanın aklını başından alacak güzellikteki dondurmalara sahip. Özellikle ricotta peynirli dondurmasını mutlaka deneyin.

6. University District

Şehrin dini yapılarından biraz uzaklaşarak, aslında bir üniversite şehri olan Bologna ile tanışma vakti geldi. Via Zamboni, üzerinden kırmızı taşlı revaklar altından yürüyerek, üniversiteye doğru ilerleyebilirsiniz. Sokakta yaşanılan şehirde, pizza ve tortellini kağıt kutularda take away olarakta satılıyor. Cadde üzerinde ilerlerken, sokağa yayılan müzik sesi ile Teatro Comunale ile tanışıyorum. Şehrin Tiyatro binasının porticosunun altında dışarıya yayılan müzik sesleri ile bir süre şehri ve Piazza G. Verdi’ye çıkan sokakları izliyorum. 

Via delle Moline boyunca ilerlerken, öğrenci yaşamının izlerini farkediyorsunuz. Ayak üstü atışmarlık cafeler/büfeler arasında ilerlerken, duvar resimleri ve kalabalığı ile farklı dokuyu hissediyorsunuz. Va Mo La, kitaplarla dekore edilen bu harika cafe hemen göze çarpıyor ve ufak bir mola isteği uyandırıyor.

7. La Finesterella sul Canale / Window overlooking the canal Via Piella (Venedik Penceresi)

Bologna gizemli ve mistik bir şehir demiştim. Kırmızı taş duvarlarının ardında hangi sırlar saklı bilmiyoruz. Hatta öyle gizemli ki sokaklarının ve evlerinin arasında saklı kalmış kanallar var. 2 yüzyıl öncesine kadar açık olan bu kanalların fotoğraflarına rastladığınızda şehrin ne kadar farklılaştığını göreceksiniz. Kanallara inen merdivenler kapanarak, üstlerine evler inşa edilmiş ve kanallar binaların arasında kalmış. Via Piella daki kalabalığa doğru ilerleyince Bologna içinde gizlenen ufak bir Venedik manzarası sizi bekliyor. Hem de küçücük bir pencere arkasına saklanarak. Kanal üzerinde köprü görevi gören bu sokağın bir tarafından kanalı izleyebilirken, karşısındaki büyüleyici manzara bir duvarın arkasında kalmış. Neyse ki ufak bir pencere ile bu işi çözmüşler.


8. Via Dell’Indipendenza

Şehirde biraz alış-veriş yapmak istiyorsanız, bu caddeye doğru yürümenin zamanı gelmiş demektir. Cadde üzerinde yer alan Piazza dell’8 Agosto kapalı otoparkın üst tarafında Cumartesi günleri pazar kuruluyor. Bizim yerel pazarların aynısı:) Hemen karşı sokağında ise el yapımı ürünlerini satan ufak tezgahlardan özel tasarım eşyalar bulabilirsiniz. Oldukça ilginç ve güzel tasarım ürünleri vardı. Köşedeki ufak parkta ise pazar çıkışı herkes ufak bir mola veriyor:) Çekirdek çitleyen olmasa da, sokak müzisyenlerinin melodileri eşliğinde bir bankta şehrin insanlarına karışabilirsiniz. Hemen arka sokaktaki Via de’Falegnami de şehrin kanallarının kapatılmadığı döneme ait fotoğraflar sergilenen restoranlar, ara ara şarküteri dükkanları ile gizli kalmış eski bir köşe gibi. Revakların gölgesine konumlanan restoranlar sokağa doğru uzanıyor. Gençlerin yoğunlukta bu uzun ve kalabalık caddede bütün markalar yer alıyor. 

Mercato delle Erbe

Şehrin yerel marketlerinden Mercato delle Erbe  Via Dell'ınpendenza  üzerindeki Via Ugo Bassi üzerinde yer alıyor. Yerel ürünlerin, taze meyve/sebzenin yanı sıra, peynir ve şarküteri ürünleri de satılıyor. Hatta ayaküstü atıştırmak için güzel bir tercih. Yerel pazarları gezmeye seviyorsanız, Quadrilatero yı ziyaret edin.

9. Cathedral of San Pietro

Via Dell’Indipenza dan Via Rizzoli ye çıkarken solda heybetli bir katedral göreceksiniz. Kalabalık sokağın gürültüsünden, sakin bir köşeye aralanan kapı gibi. Metropolitana olarak anılan kiliseye akşam üzeri saatleri uğradığımda tören için hazırlık yapılıyordu. İnsanlar en şık kıyafetlerini giymiş ve ilahileri dinlemek için salona doluşurken, bir yandan arkadaşları ile görüşme fırsatı yakalayarak, sohbetler ediyorlardı. Bende sanki uzun süredir görmediğim bir arkadaşımı görmek umuduyla önlerde bir banka geçerek oturdum ve programı inceledim. Kilise orglarının güçlü tınılarını etkileyici buluyorum. Biraz dinledikten sonra, şehre yeniden karışıyorum.

Katedralin tepesinden şehri seyredebilmek için Campanile of the Cathedral akşam üzeri 19:30 sonrasında açılıyor. Gün batımında ve gece şehir manzarasında şehri seyretmek için harika bir yer. Bologna’nın en yüksek (70m) ikinci noktasıdır. 5 euro karşılığında kuleye çıkabiliyorsunuz.

Kilisenin diğer tarafındaki çıkışında The Torre degli Azzoguidi şehirde ayakta kalmayı başaran kulelerden biri. 12. yy da zenginlik göstergesi olan kuleler, asil ailelerin simgeleriymiş. Yıllar içinde yıkılarak, günümüzde çok azı ayakta kalabilmiş. 


10. Via Razzoli

Piazza Maggiore den Arsinelli ve Garisende Kulelerine bağlanan cıvıl cıvıl bir sokak. Akşam üzeri sokaktaki müzisyenler ve tezgah açan öğrencilerin işleri ile canlanan sokağı çok seveceksiniz. Benim için güneşin tadını, oturduğum kaldırımdan dinlediğim İtalyan ezgileri ile çıkardığım, çantamdaki yeşil bir elmanın tadını hatırladığım harika bir akşam üzerini hatırlatıyor. 

Cadde de yer alan Maison du Monde de uzun zamandır evinize aradığınız o harika aksesuarları bulabilirsiniz:) mümkün olsa her parçayı eve taşırdım. Nasıl renkli ve güzel aksesuarlar var. Mağazanın hemen yanındaki Via G. Oberden sokağı birbirinden güzel cafelere ev sahipliği yapıyor. Gençlerin takıldığı Casa Cocoa zengin aperativo büfesi ile masalarını doldururken, ‘Thats amore cafe’ de mola vermek için güzel bir seçenek olabilir. 

11. Sanctuary of the Madonna of St. Luke

Colle dealla Guardia Hill tepesinden Bologna’yı izleyen görkemli yapıya ulaşım biraz zahmetli. Via Rizzoli üzerinden 20 numaralı otobüslere binip, Dello Sport durağında indiğinizde Bologna’nın en büyük porticosundan geçerek, yaklaşık 40 dk lık yürüyüş ile tepeye tırmanabilirsiniz. Ya da Piazza Maggiore den kalkan turistik otobüslerle 10 euroya kısa sürede tepeye ulaşabilirsiniz. 

Bologna da Yürümek İsterseniz..

1. Şehrin en uzun Portico sunda yürüyüş

Şehrin en uzun Portico'suna sahip Sanctuary of the Madonna of San Luca'ya şehir merkezinden uzanan 3.8 km lik yol, yürüyüş yapmak için güzel bir alternatif. Şehir merkezinden yaklaşık 50 dk bir yürüyüş ile portico gölgesinden yürüyüşünüzü yaparken şehrin görkemli yapısını ziyaret edebilirsiniz.

2. Giardini Margherita Parkı

Şehrin güneyinde kalan parkın içinde yeşillikler arasında güzel bir yürüyüş yapabilirsiniz.

3. San Pellegrino Parkı

Şehirden yaklaşık 4 km uzaklıktaki bu park, yürüyüş için biraz daha zorlu bir parkur. San Luca manzarasına karşı yürümek ya da piknik yapmak isterseniz, güzel bir yer.

Bologna Mutfağı

'Bilgili Bologna' olarak anılıyorken, yıllar içinde ön plana çıkan mutfağı ile şehir 'Şişko Bologna' olarak anılmaya başlamış:) 

Tortellini: Dolgulu makarna

Mortadella: Bologna sosisi

Tagliatelle al ragu: et sosunda pişirilen makarna

Peynir: Taze yumuşak inek peynirleri Stracchino ve Squaquerone bölgeye özgü olup, ekmeğe kolayca sürülüp yeniliyor.

Yerel şaraplar: Pignoletto, Lambrusco ve Sangiovese

Mekan Önerileri

Dondurma dükkanlarını her yer de buluyor olsanız da yolunuz Asinelli ve Garisende kulelerinin oraya düşünce köşedeki kalabalıktan burada mutlaka dondurma yemeliyim diyeceksiniz. İtalya'nın farklı bölgelerinde farklı dondurma tatları sizi beklerken, yumuşak peynirleri ile ünlü olan bu bölgede Ricottalı Dondurma yemenizi tavsiye ederim.

'Gelateria Gianni' Asinelli ve Garisende Kulelerinin köşesinde

Via S. Vitale, 2a, 40125 Bologna BO, Italy

Sabah kahvaltısı için nerede yesek diye düşünmeyin ve rotanızı doğru Asinelli ve Garisende Kulelerine doğru çevirin. Hiç pişman olmayacağınız güzel bir kahvaltı sizi bekliyor. Sipariş için sırada beklerken, ne yesem bilemedim. Çeşit çeşit kruvasanlar ve her birinin içinde farklı dolgular var. Üzerlerine süsledikleri taze meyveler ile baş döndürücü güzellikteler. Hepsi şiir gibiler.

'Pappare' Asinelli ve Garisende Kulelerinin köşesinde

Via Dè Giudei, 2, 40126 Bologna BO, Italy

Aperrotivo saati gelince gidebileceğiniz ilk rotalardan biri Via Clavature sokağında yan yana dizilen cafeler iken daha sessiz ve gençlerin takıldığı bir yer arıyorsanız Via G. Oberden üzerinde yer alan ''Cafe Cocoa'. Zengin Aperotivo tezgahı ve sokağa atılan masaları ile oldukça keyifli bir mekan. 

Via Altabella, 14/a, 40100 Bologna BO, Italy

Akşam yemeği için şehirde alternatif çok ancak bahar-yaz aylarında restoranlarda yer bulmak büyük sıkıntı. Ya erkenden yemek yiyeceksiniz ki bir çok yer 20:00 dan önce açılmıyor ya da rezervasyonsuz gitmeyeceksiniz.

  • Trattoria Osteria Buca Manzoni; Via Manzoni, 6/G, 40121 Bologna BO, Italy
  • Ristorante Osteria La Traviate; Via Urbana, 5, 40123 Bologna BO, Italy
  • Rosa Rose; Via Clavature, 18/B, 40124 Bologna BO, Italy ; geç saatte yer bulabileceğiniz bir yer bulabilirsiniz. 

Tavsiye edilen linkler; 

İtalyan mutfağı için tıklayınız.

İtalyan mutfağı ile tanışmak için tıklayınız.